1 Ekim 2007 Pazartesi

OSMANLIDA TERAVİH

OSMANLI’DA TERAVİH

Osmanlı Devleti döneminde dini yaşamak ve anlatmak yegâne gayelerdendir. Bu yüzden insanları cezbedecek ve ibadet aşkını artıracak yöntemler geliştirilmiştir. Yatsı ve teravih namazının ilahîler ve Salât-u selamlarla süslenmesi, farklı makamlarda okunması bunlardan birkaçıdır. Mesela, yatsı namazının farzı ‘Mahur ve Rast’, teravihin ilk dört rekâtı ‘Isfahan’ ama imam isterse ‘Uşşak ya da Rast’ ile, ikinci dört ‘Saba’, üçüncü dört ‘Hüseynî’, dördüncü dört ‘Evç’ ve Beşinci dört ‘Acem aşiran’ makamlarıyla kılınırdı. Vitir namazında ise ‘Secah’ makamı tercih edilirdi.

Yüzyıllarda öncesinden gelen bu kültür şimdilerde de devam ediyor. İstanbul Müftülüğü hatimle teravih kılınan cami sayısını geçen seneye göre 17 artırarak 39’a çıkardı. Fatih Camii İmamı Osman Şahin’in teklifiyle de 21 kişinin görevlendirildiği Şehzade Camii’nde ramazan süresince hatimle teravih programı düzenlendi. Şehzade Camii’nin cemaat sayısını artırma ve merkezî olması seçimde önemli kriterler. Ayrıca daha önce olmayan kadın kısmı sırf bu proje çerçevesinde eklendi.

MISIR’DA TERAVİH

Teravih genelde 20 rekât üzerinden 2 rekâtta bir selam verilerek hatimle kılınıyor. Ancak 8 rekât kılındığı da vaki. Namaz 2-2,5 saat sürüyor. Bazen ilk dört rekâttan sonra imam vaaz veriyor. Katılım yüksek. Cemaatte yaş ortalaması yok, yaşlı, genç ve çocuk herkes geliyor.

Hiç yorum yok:

Powered By Blogger