15 Eylül 2007 Cumartesi

NAMAZ ÜZERİNE

”Namaz” Farsça bir kelime olup,” ta’zim için eğilmek,kulluk,ibadet” anlamlarının karşılığıdır.Arapça’da ”salât” kelimesi de sözlükte “dua etmek,ibadet etmek,bağışlanma dilemek,yalvarmak” anlamlarına gelmekte olup,namazın Arapça’daki karşılığıdır.Istılahta ise namaz,tekbirle başlayıp selam ile son bulan belirli hareket ve sözlerden oluşan ibadet şeklidir.Namaz ibadetindeki rükunların aynı zamanda fiilî ve sözlü bir dua niteliğinde olması “salât” kelimesinin terim ve sözlük anlamlarını teyid etmektedir.(T.D.V. İslam Ansiklopedisi cilt no:32)

“Salât” kelimesi terim ve sözlük anlamıyla Kur’an-ı Kerim’de 99 yerde geçmektedir.Bu ayetlerin bir kısmında ise “zekât” kelimesi ile birlikte zikredilmektedir.Müfessirler bunun hikmeti konusunda şöyle bir yorumda bulunuyorlar:”Namaz ibadeti ruhu arındırır,zekat ise malı arındırır.Namaz beden ile yapılan bir ibadettir.Namaza başlamadan önce abdest alarak maddi temizliğimizi,namaz kılarak da manevi temizliğimizi yerine getiriyoruz. Zekat da mal ile yapılan bir ibadettir.Bu ibadeti ifa ederek de malımızı güvence altına alırız.Bu iki önemli ibadet bu sebeple Kur’an-ı Kerim’de birçok yerde birlikte geçmektedir.”

Yine Kur’an-ı Kerim’den yola çıkarak araştırdığımızda neredeyse tüm ilahi dinlerde namaz ibadetinin olduğunu görmekteyiz.Hz.İbrahim Rabbine,”Rabbim!Beni namaza devam eden bir kimse eyle.Soyumdan da böyle kimseler yarat.” (İbrahim,40) diye dua etmektedir.

Hz.Musa’ya Allah-ü Teala Tûr-i Sîna’da “Şüphe yok ki ben Allah’ım.Benden başka hiçbir ilah yoktur.O halde bana ibadet et ve beni anmak için namaz kıl.”(Taha,14) buyurmuştur.

Al-i İmran Suresi’nde Zekeriyya (a.s.)’dan bahsedilirken,”Zekeriyya mabedde namaz kılarken melekler ona seslendiler…”(Al’i İmran,39) denilmektedir.Bu ayetten Zekeriyya (a.s.)’ın da namaz ibadetiyle mükellef olduğunu çıkarmaktayız.

Birçok mucize sahibi,doğumu ise başlı başına bir mucize olan İsa (a.s.) beşikte iken kavmine “Rabbim nerede olursam olayım beni mübarek kıldı.Yaşadığım müddetçe bana namazı ve zekatı emretti.”(Meryem,31) diyerek kendisinin de bu ibadetle mükellef olduğunu belirtmiştir.

Hz.Lokman oğluna “Yavrucuğum!Namazı dosdoğru kıl.İyiliği emret,kötülükten alıkoy.Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol”(Lokman,17) diye öğütte bulunmuş,onu namazın ehemmiyeti konusunda uyarmıştır.

Namaz için hepimizin bildiği üzere belirli şartlar vardır.Bunlar,küçüklüğümüzden beri ezberlediğimiz,ama belli bir yaşa kadar neden ezberlediğimizi bilmediğimiz namazın şartlarıdır.Hani bağıra bağıra sayardık:”Namazıın şartıı on ikidiiir!Altısı dışındaan,altısı içindeeeen…” diye .Evet,bunlar namazın olmazsa olmazlarıdır. Kamil anlamda namazımızın “namaz” olması için bir de “huşû” gereklidir.”Diğer şartları yerine getirdik,hadi onu da bırak namazı kıldık da huşû kaldı” mı dediniz?Bakın Allah(c.c.) ne buyuruyor mü’minler hakkında:”Onlar namazlarında huşû içerisindedirler”(Mü’minun,2).Huşu… Yani namazı peygamberimizin bildirdiği şekilde farz,vacib,sünnet ve adabına uyarak kemal-i edep,huzur-u kalp ve ihlasla kılmaktır.İslami literatürde “Cibril Hadisi” diye bilinen hadis-i şerifte Cebrail (a.s.) peygamberimize sorar,”İhsan nedir?” Peygamberimiz S.A.V. cevap verir,”Sanki Allah’ı görüyormuş gibi ibadet etmendir.Sen O’nu görmesen de O seni görüyor.”

Namazda huşunun ne kadar önemli olduğu ile ilgili alimler şu güzel tespitte bulunmuşlardır:”Dinimizde hasta ve güç yetiremeyen kimselerin oturarak veya ima ile namaz kılmalarına cevaz verilmiştir.Şayet namazda aslolan yapılan hareketler olsa idi buna cevaz verilmezdi.Önemli olan namazda huşu içerisinde olmaktır.” Tabi bu rükuları secdeleri baştan savma yapacağız anlamına gelmez.Ta’dil-i erkana dikkat.Cumhurun görüşüne göre namazda ta’dil-i erkana riayet vaciptir.

Peygamber S.A.V. namazı canından dahi çok severdi.Taifliler onu taşladıklarında onlar için kötü duada bulunmadı yine de.”Ya Rabbi!Bilmiyorlar,bilseler yapmazlar” diyordu.Hendek Savaşı’nda harbin kızışması ile ikindi namazını kılmaktan alıkoyan müşrikler için ise,”Nasıl ki onlar bizi ikindi namzını kılmaktan alıkoydularsa Allah da onların evlerini,kabirlerini ateşle doldursun!”diye onlara bedduada bulunuyordu.

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi namaz için bazı kolaylıklar var.Ayakta kılamazsak oturarak,abdest almak için su bulamazsak teyemmüm alarak… Sonuçta kılmamak için müsade yok.Küçükken bir hocamız:“Evladım bir müslümanın namaz kılmaması için iki sebep vardır: Ya ölü olacaksın ya deli!” Hala unutamam o sözü.Çok güzel bir tespitti gerçekten.

Bir diğer husus da cemaate devam etmek,beş vakit namazı cemaatle kılmaya devam etmek.Peygamberimizin hadisi şerifinden de bildiğimiz üzere cemaatle namaz kılmak tek başına kılmaktan yirmi yedi derece daha faziletlidir.Ne kadar karlı bir iş değil mi? Bu hadis-i şerifi okuduğumda aklıma şu örnek geldi:Farzedelim ki bir işçiyiz.İşimiz ise çukur kazmak.Patron diyor ki” Beyler,günde beş çukur kazacaksınız,çukur başına 10 YTL alacaksınız.Ama toplu halde kazarsanız çukur başına 270 YTL alacaksınız,beş çukurdan hesaplayın,günlük 1350 YTL nakit.” Beş değil on beş çukur kazarız değil mi? Oradan bir işçi çıksa “Yok ben tek başıma kazacam o kadar para istemiyorum” dese “Manyak mısın oğlum?” deriz değil mi?

Ayrıca,Hanbeli mezhebine göre farz namazları cemaatle kılmak farz-ı ayn,Şafii mezhebine göre farz-ı kifaye,Hanefi ve Maliki mezhebine göre ise müekked sünnettir.(T.D.V. İslam Ansiklopedisi cilt no:32)

İşimiz dolayısıyla hamdolsun beş vakit cemaatle kılıyorum.Ama farklı bir mesleğim olsaydı bu kadar dikkat edebilir miydim bilemem.Özeleştiri yapmam gerek.Cemaatten bazı kimseler”Hocam benim oğlana zorla namaz kıldırıyorum,dövüyorum,sövüyorum,oralı bile olmuyor,ben başındayken kılıyor ben yokken aklına bile gelmiyor” diyerek bu konudaki üzüntülerini dile getiriyor.O esnada bazen bir başkası söze karışıyor ve şöyle diyor” Yahu birader biz doğru dürüst kılıyoruz sanki de çoluk çocuk kaldı!” Bu sözlerin ne kadar yanlış olduğu hususunda fazla konuşmuyorum ve sadece şunu söylüyorum.”Bak kardeşim,Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor “Ey iman edenler!Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.” (Tahrim,6)

Aslında konuyu bu kadar uzatmama gerek yok.Ahirette imandan sonra namazdan sorguya çekileceğimiz hepimizin malumatı. Efendim?” Zor geliyor,namaza kalkarken isteksiz davranıyorum” mu dediniz?Bu konuda Kur’an’dan uyarılar varken bana yorum yapmak düşmez:

“Sabrederek ve namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin.Şüphesiz namaz Allah’a derinden saygı duyanlardan başkasına ağır gelir”(Bakara,45)

“Münafıklar Allah’ı aldatmaya çalışırlar.Allah da onların bu çabalarını başlarına geçirir.Onlar,namaza kalktıkları zaman tembel tembel kalkarlar,insanlara gösteriş yaparlar ve Allah’ı pek az anarlar”(Nisâ,142)

Hiç yorum yok:

Powered By Blogger